Güncelleme Tarihi:
Türkiye Bankalar Birliği’nin, hareketsiz hesaplardan "hesap işletim ücreti" alınmasına ilişkin olarak yaptığı düzenleme düzenlemeye göre, hareketsiz hesap ve kartlardan bir yıl boyunca ücret tahsil edilememesi durumunda, kartlar ve hesaplar iptal edilecek. Bu kart ve hesaplara ilişkin borçlar için müşterilere icra takibi yapılamayacak.
Ancak düzenlemede, tahsil edilemeyen, kredi kartı, mevduat ve katılım fonuna ilişkin yıllık üyelik ve hesap işletim ücretleri, tahakkuk tarihinden itibaren en fazla son 12 aylık dönem için, sonradan tahsil edilmek üzere bekletilebilecek olması dikkat çekiyor.
DHA’ya konu hakkında değerlendirmelerde bulunan Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Aydın Ağaoğlu, 20 gün önce kanunun yürürlüğe girdiğini ve 20 gündür bankaların aldığı ücretlerin yasal dayanağı olmadığını belirtti.
Ağaoğlu, duran hesaplarla ilgili, Türkiye Bankalar Birliği’nin yapmış olduğu kamuoyu duyurusunun ilk bakışta göze hoş geldiğini, ancak içinde çok büyük bir eksiklik barındırdığını belirterek, "Bu da, geçmişte duran hesaplara yansıtılmış hesap işletim ücreti gibi kredi kart aidatı şeklindeki ücretler yüzünden kara listeye düşmüş, icralık olmuş vatandaşların hakkında her hangi bir açıklama bulunmuyor. Dolayısıyla ’bu kadar insanın canı yandıktan sonra mı bu düşünülmüş’ dedirten bir açıklama oldu" dedi.
"FAİZ DIŞINDA ALACAĞI HER TÜRLÜ ÜCRETİ KRİTERLERE VE KURALLARA BAĞLADI"
Resmi Gazete’de 6.5 ay önce yayınlanan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunu için 6 aylık geçiş süreci verildiğini hatırlatan Ağaoğlu, "Bu kanunun 4. maddesi bankaların faiz dışında alacağı her türlü ücreti kurallara bağladı" dedi ve ekledi:
"Bir defa tüketicinin korunması kanunun ruhuna uygun olarak ve tüketiciyi koruyacak şekilde faiz dışında bankaların alacağı her türlü ücret BDDK tarafından belirlenecek. Dolayısıyla BDDK bugüne kadar bir liste yayınlanmadığı ve ücret belirlemediğine göre, bankaların şu anda faiz dışında aldığı her ücret hukuki dayanaktan yoksundur. Bırakın duran bir hesaba hesap işletim ücreti yansıtmasını, bir havale esnasında, alacağı havale ya da EFT ücreti dahi hukuki dayanaktan yoksundur. Bunlar deli dumrul vergileridir; bunların kaldırılması lazım."
"DURAN HESAPLARA ÜCRET YANSITILMASINI ENGELLEMİYOR"
Ağaoğlu, bankalar, koydukları hizmetlerle ilgili makul bir ücret alabileceklerine dikkat çekerek, ücretlerin tüketiciler sormadan, haber vermeden alınamayacağını belirtti. Düzenlemede duran hesaplarla ilgili hesap işletim ücreti alınmasını yasaklayan bir hüküm yer almamasını "çarpıklık" diye niteleyen Ağaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yansıtılacak, fakat icraya verilmeyecek; hesap ya da kart 12 ay bekletildiği halde ücret tahsil edilemediyse silinmesi öngörülüyor. Dikkat ederseniz yeni düzenleme hesap işletim ücreti, kredi kartı üyelik ücreti gibi, duran hesaplara ücret yansıtılmasını engellemiyor; tam tersine bu ücretler yansıtılabilir diye adeta yol gösteriyor. Adeta yasal bir kılıf hazırlanıyor. Ancak 12 ay boyunca bunu tahsil imkanı bulamazsa bankanın bunu silmesini öngörüyor. Örneğin, geçmişte maaş aldığı, bankada unuttuğu bir duran hesabına eski iş yerinde yıllar sonra bir alacak bakiyesi gönderildiği takdirde, hesap işletim ücretinin tahakkuk edildiği yani hesaba yansıtıldığı, borç kaydedildiği tarihten 12 ay geçmemişse, banka o gönderilen paranın içinden hiç sormadan, tüketiciye danışmadan hesap işletim ücreti veya üyelik aidatı adı altında yansıttığı deli dumrul vergisini kendiliğinden cebren alacak. Yani tüketiciye gönderilen 100 lira belki eline 20 lira olarak geçecek. Hukuksuz, hukuka aykırı, adil de değil. Bankalar güven müesseseleridir; o nedenle BDDK’nın bir an önce nerelerden ücret alınabileceği, hangi hizmetlerden ücret alınamayacağı konusunda, sivil toplum kuruluşları, konunun taraflarının tamamını alarak; bir istişare sonucu ortaya çıkaracağı, belirleyici kriterlerle, liste oluşursa o listenin dışında ücret alamayacaklardır."
"20 GÜNDÜR BANKALARIN ALDIĞI ÜCRETLERİN YASAL DAYANAĞI YOKTUR"
Ağaoğlu, "Bankalarda, hesap açma ücreti, hesap işletim ücreti, defter işleme ücreti gibi deli dumrul vergileri dönemi sona eriyor" dedi ve ekledi:
"Yeni Tüketicinin Korunması Kanunu, bu tür ücretlerin alınmasını, kriterlerini ve azami miktarlarının düzenlemesini, kanunun ruhuna uygun olarak BDDK’ya bıraktı. Dolayısıyla bankaların 28 Mayıs 2014’den itibaren her hangi bir isim altında faiz dışında aldığı tüm ücretler hukuki dayanaktan yoksundur. Bu nedenle bankaların bunlardan vazgeçmeleri, tüketicilerin de bilinçli ve dikatli olamaları gerekmektedir. Unutulmamalı ki BDDK, 28 Mayıs’tan beri bankaların hangi hizmetlerden ne miktarda ücret alacağı konusunda bir açıklama yapmadı. Dolayısıyla tüketiciler şu anda bankalara faiz dışında hiç bir ücret ödemek zorunda değiller. Bunu ben söylemiyorum, 6502 sayılı tüketicinin korunması hakkında ki kanun söylüyor; 20 gün önce yürürlüğe girdi, 20 gündür bankaların aldığı ücretlerin yasal dayanağı yoktur."